SÜPER DOLUNAY 19 AĞUSTOS 2024
- Nama Vedik Astroloji
- 19 Ağu 2024
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 1 Nis

Son birkaç gündür Ay’ın büyüklüğünün ve parlaklığının farkında mısınız? Bugün akşam saatlerinde tamamlanacak olan Dolunay fazındayız. Bu gece ve yarın Ay’ı aynı güzellikte izlemeye devam edebilirsiniz.
Bu dolunay fazında Ay bizim gezegene oldukça yakın. Bu yüzden adı Süper Dolunay. Ezoterik anlamda da dolu dolu, süper bir dolunay. Bu dolunay vakti Ay’a geri hareketinde olan Satürn de eşlik ediyor. Tam karşısında da Güneş’le birlikte, geri hareketinde ve yanık pozisyonda (Güneş’e çok yakın) olan Merkür ve Venüs var. Dört takımyıldız öncelerinde olan Mars da bu üçlüye gözlerini dikmiş durumda. Bizim okulda kullandığımız 9 gezegenin altısı kontak içerisinde. Bu da zaten yoğun yaşanan dolunay vakitlerini daha da yoğunlaştırıyor.

Satürn ne zaman Ay’ı ve Venüs’ü etkilese özellikle kadınlar için (özellikle haritasında bu kombinasyonlar olan kadınlar için) hormonal dengesizlikler, üreme organları ve cinsel organlarda, memelerde hassasiyet yaşanabilir. Her birimiz için duyguların yoğun yaşandığı ve bastırıldığı, daha içimize kapandığımız bir özellik ortaya çıkabilir. Depresif olmaya daha yatkın oluruz. Biz Türkiyeliler zaten ülkenin kara kaderinin kara bulutlarının etkisi altında huzura ve keyfe mesafeliyiz. Bir de böyle göksel yansımalar ile kendimizi daha da karanlık hissetmemiz mümkün.
Yaratıcılığımızın sıkıştığını, ilham perilerinin seyrek uğradığını veya atalete temsil olduğumuzu hissedebiliriz. Kendimizden şüphe etme artabilir. İşler, iletişim, teknoloji ile olan ilişkimiz, rasyonel zekamız bize hayrete düşürecek durumlar yaşatabilir. Bu zamanlar bir adım ileri bir adım geri zamanları gibi. Özellikle Satürn’ün geri hareketi bitene kadar (Kasım ayı) daha çok geriden, geçmişten gelenleri fark edip onlar üzerine çalışmakta fayda var.
Diğer yandan yukarıda saydığım zorlayıcı hallere kendimizi kaptırmazsak, planlı ve stratejik olmayı başarırsak yaratıcılığı, zekayı, yavaş ama etkili iş bitiriciliği saklandığı yerden çıkarabiliriz. Sadece yeni işler, ilişkiler, güzellik, estetik, dekorasyon konularında da sıfırdan yenilik kararları almamaya dikkat etmek lazım.
Göz problemlerine yatkınlığı olanların dikkat etmesi gereken bir dönem. Gözler ateş elementinin organıdır ve gözleri serin tutmak için fazla güneşten, ekrana çok bakmaktan kaçınmak veya en azından neye baktığımıza özen göstermek iyi bir fikir olurdu. Mümkünse denize, ağaca bakın. Özellikle yangın haberleriyle yandığımız bu günlerde fırsatı olanlar bol bol su kenarında vakit geçirsin.
Gelelim özel olarak bu dolunay fazında Ay’ın içinden geçtiği takımyıldızlara. Ben bu metni yazarken Ay, Oğlak ve Dhanistha takımyıldızlarından geçiyor. Gece 10.30 civarı Kova ve yine Dhanistha takımyıldızında dolunay fazını tamamlayacak. Oğlak ve Kova takımyıldızları Satürn’ün hanedanlığıdır. Ve dolunay fazı Ay Satürn’le kavuşumdayken tamamlanacak. Dolayısıyla bu Dolunay yoğun bir şekilde Satürn etkisi altında. Satürn karma’yı, zamanı ve mekanı yönetir. Bu dolunay vakti geçmişteki eylemlerimizin sonuçlarıyla yüzleşeceğimiz bir zaman olabilir. Karşımıza kişisel karmamıza bağlı olarak fırsatlar da çıkabilir ancak yeni bir şey için dediğim gibi karar vermek adına doğru zamanlar değil. Zaman geçtikçe niteliği değişebilir. İşler sandığımız gibi çıkmayabilir.

Dhanistha çok güzel bir takımyıldızdır. Bizi kendi hayat amacımıza ve Evrensel Hakikat, adalete, doğruluğa yaklaştırma gücü olan bir yıldız. Diğer adıyla Sadalsuud yıldızı uğurlu ve mübarek sayılan bir yıldızdır. Kelime anlamı olarak, Dhani – varlıklı ve istha – tam demektir. Hem zihinsel hem ruhen zenginlikten bahseder. Eski zamanlarda zenginlik, iyi bir karakterle, iyi düşünceler ve amellerle ölçülürmüş. Vedik öğretide üş şekilde karma yaratırız: Düşünceyle, Sözle, Eylemle. Dolayısıyla bu dolunay vakti karşılık beklemeden, sevgi ve şefkatle yapacağımız işler, edeceğimiz dualar, kuracağımız düşünceler/hayaller; kişisel ego tatmini için yaptıklarımızı bırakabilmek; herkesin ve her şeyin iyiliğine hizmet edecek sevgi ve şefkatten beslenen her şey için çok güzel bir zaman. Bunlara en çok ihtiyacımız olan zamanlar değil mi?
Bu dolunayın bir diğer güzel yanı, Ay’a ışığını veren Güneş’İn kendi burcu olan Aslan takımyıldızında olması. O da Satürn’ün bakışlarına maruz kalıyor ama en azından kendi burcunda olmanın güveni ve asaleti ile parlıyor. Üstelik Dhanistha takımyıldızı da Güneş’in temsil eden Vasu’lar yani, tabiatın ve kozmosun niteliklerini elementaller olarak yansıtan ve sekize ayrılmış tanrısal varlıklar tarafından yönetiliyor:
Apas – Su
Dhruva – Sabit, Kutup Yıldızı
Soma – Ay, Ölümsüzlük Nektarı
Dhara – Destek, Toprak
Anila – Rüzgar
Anala – Ateş
Pratyusha – Şafak Vakti Öncesi
Prabhas – Gök, Boşluk
Bu tanrısal varlıkların Güneş’le güçlü bir bağı vardır ve kişiyi ruhunun ihtiyacına göre yönlendirmek için bu formlardan birinde tezahür ederler. Siz de hayatınızda hangisinin veya hangilerinin niteliği belirgin veya eksikliği hissediliyor diye bir bakarsanız, belki bu Süper Dolunay’ın ışığında aradığınız cevabı bulursunuz.
Dhanistha, aynı zamanda bir davul ve flüt ile sembolize edilir. Yogik literatürde bu davul, Shiva’nın davulu ve flüt de Krishna’nın flütüdür. Shiva ritim verir; kalbimiz gibi. Krishna melodisi ile dans ettirir. Sinir sistemimizin bir ritim bulunca dinginleşmesi, içimizin boşalması ve oraya huzurun dolması gibi. Bu yüzden hakkını vererek yaptığımız yoga, mantra, nefes ve ses çalışmaları veya diğer manevi çalışmalar bizi bir müzikle buluşturur. Bu dolunay vakti kulaklarımızı iyi açarsak içimizdeki müziği duyabiliriz. Ben de kendime bu aralar bu soruları soruyorum:
Senin müziğin ne? Nasıl çalışıyor? Ne onu bozuyor? Ne zaman onu duyabiliyorsun? Ne zaman sesi kısılıyor?
Dış sesler, gürültü çok olunca ne o sesi ne de bu soruların cevaplarını duymak kolay biliyorum. İşte bu yüzden mantralar var, müzik var, hikayeler ve hocaların sesi var. Bu günler bunlara kulak vermek için güzel zamanlar. İçimizi bizi besleyen seslerle doldurmak ve o seslerini içimizi boşaltması ve o boşluğa şifanın, yaratıcılığın doğması için bu günlerde bol bol müzik ve dans diyorum. Sizi kendinizden geçirecek kadar güçlü müzikler ve hareket.
Bu blog yazısını okuyan özellikle Shadow Yoga öğrencilerine Dans’ı öğrendilerse bu günlerde, yine özellikle gün batımından önceki ve sonraki 1.5 saatlik sürede Dans etmelerini ve Om Namaḥ Śivāya mantrasını 108 kere okumalarını tavsiye ederim (Dolunay’ın etkisini yoğun yaşıyorsanız veya agresif bir dönemdeyseniz sadece kendinizi incitecek bir şiddette çalışmaktan kaçınarak).
Bu dönem aynı zamanda uzun vadeli hedeflerimize yatırım yapmak için çok kıymetli bir dönem. İşin mutfağında, sahne arkasında çalışmaya devam ettikçe zamanı gelince meyvelerini yiyeceğimiz hedeflerinizi başı boş bırakmayın. Bu süreçte mücadeleler, kişisel savaşlar eşlik edebilir. Onlara karşı bilgece, yumuşakça yaklaşmaya çalışmak, egonun kurbanı olmamak için uyanık olun.
Ay’ın ışığı can verir. Ay duyguları, suları, bitki örtüsünü yönetir. Cana ihtiyacınız varsa Ay’ın ışığında yıkanın bu iki gece. Yaratıcılığa ve şifaya ihtiyacınız varsa bu gece Ay ışığına bir su bardağı su bırakın, sabah ilk iş onu için. Mümkünse bol bol suya girin. Bitki örtüsüne destek olun. Bu aralar ağaç dikin, diktirin. Sevgi ve şefkatte cömert olun.
Hepimize şifa dilerim.
Berrin
Comments