top of page

JÜPİTER

  • Yazarın fotoğrafı: Nama Vedik Astroloji
    Nama Vedik Astroloji
  • 8 May
  • 4 dakikada okunur

ree

Jüpiter, bir takımyıldızda ortalama bir sene geçirir. Boğa takımyıldızındaki yolculuğu, 14 Mayıs akşam saatlerinde İkizler burcuna geçişi ile son bulacak.

 

Jüpiter Boğa’da, bir süredir Satürn’ün göz hapsinde. Boğa’yı yöneten Venüs de Satürn’le birlikte Balık burcunda. Jüpiter ve Venüs birbirlerinin burçlarına yerleştikleri için özel bir kombinasyon oluşturuyorlar. Ancak Satürn’ün etkisi ile bu özel kombinasyon kısıtlamaları, engelleri, ertelenmeleri ve zorlukları da yanında taşıyor. Özellikle finans konuları, yatırımlar, aile meseleleri, ağızdan giren ve çıkan her şey dikkatli olmazsak başımıza iş açabilecek meseleler. Diğer yandan, kendimizi kontrol etmeyi başarabiliyorsak, bu konularda ağır da olsa ilerleme kaydetmiş olmak da mümkün. Her birimiz için ancak doğum haritamızdaki güçleri kadar etki sahibi olacak bu kombinasyonlar, zamanı etkili kullanmak isteyen herkese istikrarlı olmak kaydıyla kalıcı bir dönüşüm sözü veriyor.

 

Peki Jüpiter’in burç değiştirmesi ile neler değişecek? Jüpiter artık Satürn’ün etkisi altında olmayacağı için kendini daha rahat ifade edebilecek. Rasyonel zihnin, iletişimin, küçük ama önemli değişimlerin gezegeni Merkür tarafından yönetilen bir burçta olacağı için, iletişim, medya, ticaret, eğitim gibi konular vurgulu olacak. Gündelik hayatımızda yaptığımız tercihler, iletişim kurduğumuz kişiler, teknik alanlardaki becerilerimiz, yeni fikirler dramatik olmasa da küçük değişiklikler getirecektir. İkizler burcu yıldız kuşağındaki en dual burçtur ve çabuk değişeni, hızlı olanı temsil eder. Çeşitlilik, alternatif sistemler, teknolojik gelişmeler için arayış artacaktır ancak hızlı olmazsak fırsatları kaçırabiliriz. Bakış açımızı geliştirmek, yeni bağlantılar kurmak, meraklı olmak, fikirlerimizde katı olmamak, esneyebilmek, öğrenmeye açık olmak, hızlı düşünmek, sezgilere güvenmek zamanla uyumlu yaşamak için anahtar tutumlar. Bazı zamanlar vardır ya, tek kelimemizle, tek bir adımımızla gidişatı tamamen değiştirebiliriz. İşte bu öyle bir zaman.

 

Jüpiter’in yönettiği iki takımyıldız Balık ve Yay Satürn’ün etkisi altında olmaya devam edeceK. Jüpiter de kendi burcu olan Yay üzerinde güçlü bir etkiye sahip olacak. Dolayısıyla, bu sene Yay burcu bizim için önemli. Yurtdışı, yabancılar, yüksek öğrenim, spiritüel konular ve inanç sistemleri, bu alanlarda rehberlik eden kişiler, baba teması vurgulu olacak. Özellikle yükseleni, Ay burcu ve hatta Güneş burcu Yay olanlar; Jüpiter/Satürn dönemlerini yaşayanlar, doğum haritasında Yay burcunda önemli kombinasyonlar olanlar için önemli ve Sade Sati (7,5 yıllık Satürn döngüsünde olanlar için) önemli bir sene.

 

Bu sene Satürn’ün burç değiştirmesi ile başlayan değişim, yıkım, ölüm ve yeniden doğum teması, Jüpiter’in ve Ay’ın düğümleri Rahu/Ketu’nun da burç değiştirmesi ile 2025’i tarihte önemli bir yere konumlandırıyor. Tanıklık ettiğimiz savaş suçları, soykırım, kadın, çocuk ve hayvan cinayetleri, doğa tahribatı geleceğimizi şekillendiriyor. Bir tabiat kanunu olarak her şeyin ancak zıttı ile var olduğu bu düzende, kötülük artıyor gibi görünse de bilinç aynı düzeyde yükseliyor. Dolayısıyla ideolojiler, söylemler, eylemler belki yakın gelecekte olmasa da yeniden yazılacak. Çok önemli bir döngüye tanıklık ediyoruz. Hepimize güç, sabır ve şans diliyorum.


Bonus: Bir Perşembe hikayesi


Altın Arpa ve Altın Elek

 

Bu Perşembe hikayesi, eğer bir adağın kaderinizi değiştirmesini istiyorsanız onun gereklerine uymanın ne kadar önemli olduğunu şöyle anlatır:

 

Eski zamanlarda oldukça fakir bir Brahmana varmış. Bu fakirliğin sebebi, karısının sabah ilk iş akşamdan kalan yemekleri yemesi ve ancak sonrasında ibadetlerini yapıp ev işlerine geçmesiymiş. Bu fakirlik yetmezmiş gibi yıllardır da çocukları olmuyormuş. Derken bir zaman sonra elmas gibi bir kızları olmuş ve bu kız çocuğu çok erken yaşlarda her gün Vishnu’ya, her Perşembe günü de Jüpiter’e ibadet etmeye başlamış. Bu sadakati ona şu yeteneği kazandırmış: Her gün okula giderken yolda topladığı arpalar, o eve dönerken altına dönüşürmüş ve kız da bunları alır eve götürürmüş. Böylece ailesi fakirlikten kurtulmuş. Günlerden bir gün kız yine topladığı arpayı elekten geçirirken, babası, “Altın arpa altın elek ister.” demiş. Kız da bir sonraki Perşembe günü Tanrı’ya, “Eğer benim ibadetim, sadakatim senin katında bir yer edindiyse, bana altından bir elek ver.” diye dua etmiş. Ve okuldan eve dönerken gerçekten de bir altın elek bulmuş.

 

Ertesi gün o bölgenin prensi etrafı gezerken, bu kızı altın eleği ile arpasını elerken görmüş; güzelliği, hali tavrı ve yeteneği karşısında büyülenmiş. Saraya döner dönmez hasta olduğunu söyleyerek kendini odasına kapatmış. Oğlu odasından çıkmayınca kraliçe ne olduğunu anlamak için yanına gitmiş ve neye ihtiyacı olduğunu sormuş. Prens, “Hiçbir şeye! Beni ancak o altın elekli kız iyileştirebilir. Onunla evlenmek istiyorum.” demiş. Durumdan haberdar olan kral hemen adamlarını gönderip kızı babasından istetmiş. Babası da kızını hemen prense vermiş.

 

Kız evden ayrıldıktan sonra Brahmana eskisi gibi fakirleşmiş ve her geçen gün bu fakirlik bir ıstırap olmaya başlamış. Bir süre sonra dayanamayıp kızına gitmiş ve yardım istemiş. Kız babasına, “Babacığım, annemi buraya gönderin. Ben ona ne yapması gerektiğini öğreteceğim.” demiş. Annesi gelince, “Anneciğim, her sabah kalktığında hemen yıkanıp önce ibadetini yap. Bak göreceksin, her şey kısa sürede yoluna girecek.” demiş. Lakin annesi kızını dinlemeyip sabah uyanır uyanmaz akşamdan kalan yemekleri yedikten sonra ibadetini yapmaya devam etmiş.

 

Bunu duyan kız annesinin bir gece boyunca bir odaya kapatılmasını, geri kalanıyla kendisinin ilgileneceğini söylemiş. O gecenin sabahında kız kendi elleriyle annesini yıkamış ve ona ibadetlerini yaptırmış. Ancak sonrasında kahvaltı yapmasına izin vermiş. Bu durum kadının ayırt edebilme kapasitesini öyle güçlendirmiş ki, o da kızı gibi her Perşembe günü Jüpiter adağı yapmaya başlamış. Şartları o kadar hızlı iyileşmiş ki karı koca zengin ve mutlu yaşamış ve öldükten sonra da cennete gitmişler.


Kaynak: Greatness of Saturn, Dr Robert Svoboda

 




 
 
 

Yorumlar


bottom of page